Monday, December 17, 2007

Fatsa Resim Albümü

Çok Yakın Zamanda FATSA Resim Albümü ile Hizmetinizdeyiz...

FATSA TARIM

FATSA' DA TARIM
Toplam Yüzölçümü
44.673,7 Ha.
Tarıma Elverişli Arazi
23.713,2 Ha.
Kıraç Kültür Arazi
3.557,6 Ha.
Bağ - Bahçe Arazisi
2.500 Ha.
Mera
575 Ha.
Orman
2.764,7 Ha.
İlçemiz ekonomisi tarıma dayanmaktadır. "Fındık" bölgemizin en önemli tarım ürünüdür. 21.663 hektar arazide halkın %80' i fındık ziraati ile geçimini sağlamaktadır. Fındıktan sonra en çok yetiştirilen mahsül mısırdır (1348 hektar alanda). 20 Hektar arazide patates ekimi yapılmakta olup son yıllarda kivi yetiştiriciliği de hızla artmaktadır.
ÜRÜN GRUPLARINA GÖRE ARAZİ DAĞILIMI (HEKTAR) (2005 yılı sonu itibarıyle)
Fındık
Mısır
Patates
Buğday
Sebze
ÇayırMera
OrmanFundalık
Tarım Dışı
24440
3200
20
9
48
75
4980
3460
FINDIK YETİŞTİRİCİLİĞİ
Türkiye’deki üretim çok eskilere dayanan fındık, geleneksel ihraç ürünü olma niteliğini devam ettirmekte ve ülke ekonomisine oldukça önemli katkıda bulunmaktadır.Fındık üreten ülkeler arasında saha, üretim ve ihracat bakımından ilk sırada yer almamıza karşılık, birim sahada alınan ürün bakımından diğer üretici ülkelerin gerisinde bulunmaktayız. Yılda yıla dalgalanma göstermekle birlikte ülkemizdeki fındık üretim artışı denetimsiz ve kontrolsüz olarak genişleyen üretim sahasından kaynaklanmaktadır.
Fındık çerezlik olarak tüketildiği gibi, pastacılık ve şekercilik sanayinde geniş ölçüde kullanılma alanına sahiptir. Fındığın birçok üretim ve pazarlama sorunları bulunmaktadır. Üretim sorununu başında verim düşüklüğü gelmektedir. Fındık bahçelerinin yaşlı ve çok sık dikilmiş olması, tozlayıcı noksanlığı, budama, gübreleme, ve mücadele gibi teknik uygulama noksanlıkları verim düşüklüğünün en önemli sebepleridir. Pazarlama sorunlarını başında ise o yıl üretilen fındığın ihraç edilmemesi ve buna bağlı olarak da yıldan yıla stokların oluşmasıdır.
TÜRKİYE’DE YETİŞTİRİLEN ÖNEMLİ FINDIK ÇEŞİTLERİ:Ülkemizde yetiştirilen fındık çeşitlere meyve şekil ve özelliklerine göre 3 grupta toplanmaktadır.Yuvarlak fındıklar - Sivri fındıklar - Badem fındıklarTombul fındık Sivri fındık Yuvarlak badem fındıkPalaz fındık İncekara fındık Yassı badem fındığıFoça fındık Acı fındık Değirmendere fındıkÇakıldak fındık Kuş fındığı Kalınkara fındığıKargalak fındığı Uzunmusa fındığı Mincane fındığıCavcava fındığı Kan fındığı
Fatsa’nın 1996-2005 Yılları Arası Fındık Dikim Alanı, Üretim Ve Verimleri
YILLAR
1996
1997
1998
1999
2000
Alan(hektar)
21115
21125
21125
22440
22440
Üretim(ton)
16310
16500
25193
19970
15339
Verim(Kg/Da)
77
78
119
89
68

YILLAR
2001
2002
2003
2004
2005
Alan(hektar)
24440
24440
24440
24440
24440
Üretim(ton)
31608
26175
17931
9569
34738
Verim(Kg/Da)
129
107
73
39
142
Fındık, gerek Türkiye ekonomisi gerekse dış ticareti açısından önemli bir ürünümüzdür. Türkiye, dünya fındık tarımında; üretim miktarı ve kalitesi bakımından birinci sıradadır. Ülkemiz ortalama 500-550 bin ton civarındaki fındık üretimiyle her yıl dünya fındığının % 65-70’ini üretmekte ve dünya fındık ticaretinin % 70-75’ini karşılamaktadır. Ülkemizde yaklaşık 548.000 hektar alanda üretimi yapılan fındıkla ortalama 395.000 aile geçimini sağlamakta ve yaklaşık 8 milyon insan fındığın üretimi, hasadı ve işlenmesinden gelir elde etmektedir. Yoğun olarak Karadeniz Bölgesinde yetiştirilen fındık, bugün ülkemizin 33 ilinde üretilmektedir. Fındık üretimi yapan işletmelerin % 61’inin, başka bir ifade ile 240 bin işletmenin (Ordu, Trabzon ve Giresun illerinde) tek geçim kaynağını fındık oluşturmaktadır. Fındık üretimi özellikle Orta ve Doğu Karadeniz Bölgesinin engebeli ve sığ topraklı arazilerinde erozyonun önlenmesine katkıda bulunmaktadır. Türkiye üretiminin ortalama % 60’nı üretildiği bu bölgede fındık tarımının sürekli yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. Çünkü bölgede fındığın alternatifi olabilecek başka bir ürün yetiştirme imkanı bulunmamaktadır.
Ülkemizdeki dikim alanlarındaki artışa paralel olarak üretimde meydana gelen artış ve özellikle İtalya ve İspanya’ nın üretiminin artırması dünya fındık üretimini artırır iken tüketimde çok fazla artış olmaması bazı yıllar ülkemizde büyük miktarda fındık stoklarının oluşmasına neden olmakta ve ülke ekonomisi bu durumdan olumsuz etkilenmektedir.
Dünyada en çok üretime sahip ülke Türkiye’dir. Yaklaşık bu oran 2001 yılı itibariyle % 65.1 civarındadır. Ülkemizi sırasıyla İtalya, Azerbaycan-Gürcistan, A.B.D., İspanya, Fransa ve Yunanistan izlemektedir.
1950 yılında 205.000 hektar olan ülkemiz fındık dikim alanları 2.6 kat artarak, bugün 548.000 hektara ulaşmıştır. Türkiye’nin fındık üretimi son 20 yıl içerisinde 3 katından fazla artmıştır. Türkiye’de üretilen fındık miktarı, dünya fındık üretiminin ortalama olarak % 70.8’ ini meydana getirmektedir. Ordu ilinde ise 1975 yılında 87.153 hektar olan dikim alanı bugün itibariyle 180.672 hektara ulaşmıştır. 28 yıl ortalaması olarak Ordu ili Türkiye fındık üretiminin % 32.9’ unu, Türkiye dikim alanının ise % 32.6’ sını oluşturmaktadır.
Türkiye fındık üretiminin ortalama % 25-30’u Ordu ilinde üretilmektedir. İlimizin fındık alanı, toplam alanın % 28’ine tekabül etmektedir. İlimizde üretilen fındığın büyük bir kısmı yine ilimizden ihraç edilmektedir.
FINDIK DİKİM ALANLARI VE ÜRETİM MİKTARLARI
YILLAR
DÜNYA ÜRETİMİ (TON)
TÜRKİYE
ORDU
FATSA
Dikim Alanı (Ha.)
Üretim Miktarı (Ton)
% si
Dikim Alanı (1000 Ha.)
% si
Üretim Miktarı (Ton)
% si
Dikim Alanı (1000 Ha.)
% si
Üretim Miktarı (Ton)
% si
1975
502.356
387.000
317.000
63.1
87.153
22.5
78.600
24.7
-
-
-
-
1985
380.353
405.000
184.000
48.4
97.269
24
56.000
30.4
-
-
-
-
1990
560.757
500.000
375.000
66.7
102.000
20.4
144.500
38.5
-
-
-
-
1995
633.000
500.000
435.000
68.7
166.000
33.2
130.000
29.9
-
-
-
-
1996
613.000
525.000
446.000
72.7
168.918
32.2
125.000
28.1
21115
4.0
16310
3.65
1997
600.000
525.000
470.000
78.3
169.891
32.4
118.924
25.3
21115
4.0
16500
3.51
1998
767.000
540.000
595.000
77.5
169.134
31.3
155.604
26.2
21115
3.9
25193
4.23
1999
802.000
540.000
546.000
68.1
168.421
31.1
160.000
29.3
22440
4.2
19970
3.65
2000
691.000
544.000
495.000
71.6
168.918
31.1
125.000
25.2
22440
4.1
15339
3.09
2001
875.000
548.000
570.000
65.1
181.972
33.2
195.262
34.3
22440
4.1
31608
5.54
2002
-
548.000
615.000
-
180.672
32.9
166.031
26.9
22440
4.1
26175
4.25
MISIR YETİŞTİRİCİLİĞİ
Fatsa’nın 1996-2005 Yılları Arası Mısır Dikim Alanı, Üretim Ve Verimleri
YILLAR
1996
1997
1998
1999
2000
Alan(hektar)
3430
3420
3400
3400
3200
Üretim(ton)
5145
9576
8160
9520
8800
Verim(Kg/Da)
150
280
240
280
275
YILLAR
2001
2002
2003
2004
2005
Alan(hektar)
3200
3200
3200
3200
3200
Üretim(ton)
8800
8800
8900
8960
8500
Verim(Kg/Da)
275
275
278
280
265
KİVİ YETİŞTİRİCİLİĞİ
1990 yılından sonra İlçe Müdürlüğümüzün de teşviki ile kivi yetiştiriciliği; arazi yapısının işlemeli tarıma uygun olmadığı bölgemizde, değişen fındık politikaları ile birlikte fındığa alternatif ürün olarak düşünülmüş ve yöremiz çiftçileri tarafından da kabul görmüştür. 32 ha alanda kapama kivi bahçesi tesis edilmiş olup 2005 yılı üretimimizin 152 ton olacağı tahmin edilmektedir. Ancak üretilen kivinin pazarlama süresini uzatmak ve fiyat miktarı sağlayabilmek açısından ilçemizde soğuk hava deposuna ihtiyaç vardır.
Fatsa’nın 1996-2005 Yılları Arası Kivi Dikim Alanı, Üretim Ve Verimleri
YILLAR
1996
1997
1998
1999
2000
Alan(hektar)
2
2,5
4
7
9
Üretim(ton)
-
-
3
12
24
Verim(Kg/Da)
-
-
7,5
15
20
YILLAR
2001
2002
2003
2004
2005
Alan(hektar)
9
23
23
29
30
Üretim(ton)
30
47
51
53,5
84
Verim(Kg/Da)
20
20
22
10
14


CEVİZ
Fatsa’nın 1996-2005 Yılları Arası Ceviz Dikim Alanı, Üretim Ve Verimleri
YILLAR
1996
1997
1998
1999
2000
Alan(hektar)
3
5
6
36
36
Üretim(ton)
306
317
318
325
354
Verim(Kg/Da)
35
35
35
35
35
YILLAR
2001
2002
2003
2004
2005
Alan(hektar)
36
36
36
36
36
Üretim(ton)
323
323
353
202
202
Verim(Kg/Da)
32
32
35
20
20

Beldeler Ve Köyler


BOLAMAN BELEDİYESİ : Belediye 1966 yılında kurulmuştur. Nüfusu 2000 yılı genel nüfus sayımına göre 10709’dur. YALIKÖY BELEDİYESİ : Yalıköy Belediyesi 1971 yılında kurulmuştur. Nüfusu 2000 sayımına göre 3327’dır. ILICA BELEDİYESİ : Ilıca Belediyesi 1970 yılında kurulmuştur. Nüfusu 2000 sayımına göre 5230’dur.HATİPLİ BELEDİYESİ : Hatipli Belediyesi 1987 yılında kurulmuştur. 2000 Genel nüfus sayımına göre nüfusu 5800’dür. GEYİKÇELİ BELEDİYESİ : Geyikçeli Belediyesi 1994 yılında kurulmuştur. Nüfusu 3570’dir.
İSLAMDAĞ BELEDİYESİ : İslamdağ Belediyesi 1994 yılında kurulmuştur. Nüfusu 2614’ tür.KÖSEBUCAĞI BELEDİYESİ : Kösebucağı Belediyesi 1994 yılında kurulmuştur. Nüfusu 2000 genel nüfus sayımına göre 3214’ tür.
ASLANCAMİ BELEDİYESİ :Aslancami Belediyesi 1995 yılında kurulmuştur.2000 Genel nüfus sayımına göre nüfusu 3016’dır.




İlçemize Bağlı Köyler


Ahmetler
Düğünlük
Sefaköy
Arpalık
Eskiordu
Sudere
Aşağıardıç
Gölköy
Tahtabaş
Aşağıtepe
Hıdırbeyli
Tayalı
Aşağıyavaş
Hoylu
Tepecik
Bacanak
İnönü
Yapraklı
Bağlarca
Kabakdağı
Yassıbahçe
Bahçeler
Kaleönü
Yassıtaş
Başköy
Karataş
Yavaş
Beyceli
Kayaca
Yenidoğan
Bozdağı
Kılavuzömer
Yenikent
Bucaklı
Kılıçlı
Yeniyurt
Buharı
Kulak
Yeşilköy
Bülbül
Küçükkoç
Yeşiltepe
Büyükkoç
Mehmet Akif
Yukarı Bahçeler
Çömlekli
Oluklu
Yukarıardıç
Çöteli
Örencik
Yukarıtepe
Demirci
Salihli
Yusuflu
Dereyurt
Saraytepe
Duayeri
Sazcılar

Resimlerle FATSA














FATSa Tanıtım Videosu

Fatsa' nın Mahalleleri

Mahalleler

FATSA İMAR BİLGİLERİ


Fatsa
Kuruluş Yılı : 1876
Nüfusu : 108.120 (Genel)
Merkez : 65.423
Yüzölçümü (km2) : 283
Belediye Sayısı : 9
Köy Sayısı : 57

FATSA Merkez Mahalleleri

1
AYAZLI MAH.
2
DOLUNAY MAH.
3
DUMLUPINAR MAH.
4
EVKAF MAH.
5
FATİH MAH.
6
HAMLIK MAH.
7
KONAKBAŞI MAH.
8
KURTULUŞ MAH.
9
MEŞEBÜKÜ MAH.
10
MUSTAFA KEMAL PAŞA MAH.
11
SAKARYA MAH.
12
ŞEREFİYE MAH.
13
TAŞLICA MAH.

Fatsa`nın Turistik Yerleri


Fatsa`nın Turistik Yerleri


Doğal yer altı kaynakları açısından şanslı olan ilçede, Ilıca kasabasında şifalı su bulunmaktadır. Bu suyun romatizma, bel ağrısı, böbrek rahatsızlığı gibi hastalıklara iyi geldiği bilinmektedir. Elmaköy'de birçok hastalığa şifa olduğu bilinen Acısu bulunmaktadır. Kız kulesi, çınar ve ulu ağaçlar, Göreği manastırı, Cıngırt kaya ve Gaga gölü ilçede görülmeye değer yerlerdir.

Gaga Gölü:

Fatsa İlçesi’nin 10 km, güney doğusunda ve Örencik köyünün sınırları içinde bulunan Gaga Gölü 15000 m2 lik bir yer kaplar. Etrafı ağaçlarla kaplı olan bu gölün ortasında çok küçük bir adacık vardır. Burada bir kilisenin varlığı ileri sürülmekte ise de; bu husus söylentiden ileri gitmemiştir. Motorlu araçlarla gölün kenarına gidilebilir.


Kız Kulesi:
Kız Kulesi İlçe’nin güneydoğusunda, Kont Pelenon tarafından yaptırılmıştır. Zamanında bir gözetleme yeri olarak kullanılmıştır. Bu gün için bu önemini yitirmiştir.
Manastır:
Dumlupınar Mahallesi’nde, şimdiki cezaevinin bulunduğu yerdedir. Kont Polenon’un burada muhteşem bir şato yaptırdığı ve bugün için şatonun tümüyle yok olduğu, kalıntılarına halk tarafından manastır adı verildiği sanılmaktadır.
Göreği Manastırı:
İlçenin batısına 5 km. uzaklıkta ve Evkaf köyünün sınırları içinde Pond Devleti zamanından kalma kale, şato, kilise, manastır ve yapı kalıntılarına rastlanmaktadır. Büyük bir şehrin varlığını gösteren bu kalıntılar içinde bulunan bir gümüş para üzerindeki yazıdan, zamanında Hacı Şevda isminde bir Derebeyi’nin burada hüküm sürdüğü ve adına para bastırdığı anlaşılmaktadır.
Cıngırt Kaya Mezarları:
Fatsa’nın batısında ve 5 km. uzağındaki Görevi deresindeki tepenin üzerinde, zamanında bir kalenin kurulduğu, bugünkü kalıntılardan anlaşılmaktadır. Kalenin üzerinden Elekçi deresine 45 derecelik bir eğimle inen ve büyük bir kayanın içinde tünel genişliğinde açılmış, 120 basamaklı bir oyuntu vardır. Dibi, asırlarca atılan taşlarla dolan bu oyuntunun, tepedeki kaleden Elekçi deresine inen gizli bir merdiven olduğu sanılmaktadır.

Sarmaşık Kaplıcaları:
İlçeye 10 km. uzaklıkta, motorlu taşıt aracıyla gitme olanağı olan ve sağlık yönünden çok yararlı olduğu bugüne dek yapılagelmekte olan uygulamalarla saptanan Sarmaşık Kaplıcaları Özel İdare tarafından işletilmekle birlikte modern bir tesisin kurulmaması, barınma ve konaklama olanaklarının güçlüğü karşısında gerçek değerini bulmaktan uzak kalmıştır.
Yapılan çözümlemelerle; berrak, renksiz, kokusuz ve hafif milki lezzetinde olduğu anlaşılan 47 santigrat derece sıcaklıkta suyun 1 lt.sinin bileşiminde 0.731 gr. Hamızı kibrit, 0.1755 gr. Klorür dö sodyum, 0.253 gr. Kalsiyum humuzu, 0.005 gr. Silis, 1.433 gr. Yeluse özünün bulunduğu saptanmıştır. Dakikada 200 lt. akar.

Bolaman`daki Tarihi Konak:

Fatsa – Ordu Yolu üzerinde ilçeye 9 km. uzaklıktaki bu bina Bolaman`ın adeta sembolü olmuştur. Her yıl yüzlerce fotoğrafı çekilmekte turistik eşyalarda, hatta kibrit kutularında bile fotoğrafları yer almaktadır.

Bu değerli eseri incelerken iki ayrı zamanla, birbirine hiç benzemeyen iki aynı tarihle karşılaşabiliriz. Birincisi, miladi yılın belki de ilk yüz yıllarına kadar gerilere giden tarihlerde yapılmış olan taş duvarları, ikincisi ise Osmanlı mimarisinin damgasını taşıyan ve daha dün denilebilecek kadar yakın olan 18. yy`ın sonlarında yapıldığı sanılan yukarıda sözünü ettiğimiz taş duvarlar üzerindeki ahşap konaktır. Bu konak, “Hazinedar” ailesinin Kale`ye ilk yerleşmiş olan Büyük Ali Bey`in oğlu Mehmet Bey tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır. Aşağı-Yukarı iki yüz yıla yakın bir geçmişi vardır. Binanın altındaki taş duvarların yaşı ise çok eskidir. Başlangıçta dört bir yanı suyla çevrili bir ada üzerine o devrin yaşayanlarınca korunmak için kale gibi yaptırılan bu surların içinde bir de kilisesi vardır.

Kültür Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü`nce, konak ve duvarları tarihi değeri olduğu tesbit ve tescil edilmiştir. Aynı Genel Müdürlük konak için “Eski Türk mimarisinin tipik bir örneğidir” der. En son olarak bu eser “Karadeniz Teknik Üniversitesi” tarafından restore edilmek üzere korunmaya alınmıştır.


Fatsanın Coğrafi Konumu


Fatsa'nın Coğrafi Konumu

a) Konumu :
Fatsa 41 ' kuzey paraleli ile 37 - 38 ' doğu meridyenleri üzerinde yer almaktadır. Doğusunda Perşembe , Batısında Ünye , Güneyinde Korgan, Çamaş, Çatalpınar ve Kumru İlçeleri Kuzeyinde ise Kara Deniz yer almaktadır.
b) Topoğrafik Durum :
Arazi dağlık ve engebelidir. Rakım 10 metreden 550 metreye kadar çıkmaktadır. Kuzeyde denize paralel olarak uzanan Canik Dağları sahile kadar kademeli bir şekilde alçalmaktadır. İlçenin iki önemli akarsuyu olan Bolaman ve Elekçi Derelerinin sahile yakın civarlarında düz araziler bulunmaktadır.
c) Akarsular :
c. 1 ) Bolaman Deresi c. 2 ) Elekçi Deresic. 3 ) Şerefiye Deresic. 4 ) Kurtuluş Mah. Deresi
d) Göller :
İlçenin 10 Km. Güneydoğusunda Örencik Köyünün sınırları içinde GAGA GÖLÜ bulunmaktadır.
e) Jeolojik Yapı :
İlçe kısmen sahildeki Alüvyon üzerinde kısmen gerideki Yamaçta yerleşmiş bulunmaktadır. Çevrede yapılan inşaat hafriyatlarından edinilen bilgiye göre yamaçtaki iskan bölgelerinde yer altı suyu mevcut değildir.
İlçenin düzlük kısımları ince kum ve killi zeminden teşekkül etmiş olup, yer altı suyu ihtiva etmektedir. Yamaçlarda ise üst tabaka 1,5 - 2 metreye kadar kil ve nebati örtü, taban ise çatlaklı mavi kalkerdir.
f) Toprak ve Arazi Kullanımı :
Dere ve Dere yatakları çevresinde oluşan taban arazileri vasıflı ( I ve III. Sınıf Toprak ) ve vasıfsız tarım alanları mevcuttur. Tarıma elverişli arazilerin % 80 ' ninde Fındık Tarımı yapılmaktadır. Daha yüksek yamaçlarda ise Orman Alanları ortaya çıkmaktadır. Topoğrafyanın kıyının gerisinde hemen yükselmesinden ve meyilinin fazla olmasından dolayı Ormanların yok edilerek Tarım Arazisine dönüştürülmesi olayına pek rastlanmamaktadır.
g) İklim :
Tipik Karadeniz iklimi hakim olup, kışlar ılık geçer, Yaz aylarında bunaltıcı sıcaklar olmaz. Isı farkları azdır.


h) Ekonomik Yapı :
İlçenin ekonomisi tarım ve balıkçılığa dayalıdır. Yetiştirilen tarımsal ürünlerin başında fındık, çay, mısır gelmektedir. Sebze ve meyvecilik de yapılmakta olup elma ve armut yetiştirilir. Son yıllarda seracılık, kültür mantarcılığı da gelişme göstermiştir. Hayvancılıkta büyük ve küçükbaş hayvan besiciliği, kümes hayvancılığı ve arıcılık yapılmaktadır. Balıkçılık ilçenin ekonomisinde en önemli yeri tutmaktadır. Ayrıca halıcılık da önemli bir gelir kaynağıdır. Bunun yanı sıra fındık kırma atölyeleri vardır.

Fatsanın Tarihi

Fatsa Tarihçesi :

M.Ö. 400 yılında Fatsa ve Çevresinde KOLHLAR, DRILLER, HALİPLER, MOSSİNOİKLER ve TİBARENLER gibi Yunan asıllı olmayan yerli kabileler yaşamaktadır. O döneme ait önemli buluntuların Yapraklı Mevkisinde Çıngırt Kaya ve çevresinde mevcut olduğu tahmin edilmektedir. Fakat bu tahminlerin ilmi bir dayanağı yoktur. Çıngırt Kaya'da yapılacak bir yüzey ve arkeoloji araştırması, bu dönemlere ait önemli bilgi ve belgelerin çıkmasını sağlayacaktır .

M.Ö. 675 lerden itibaren sırası ile KIMMERLER, PERSLER ( M.Ö. 547 ), MAKEDONYALI İSKENDER ( M.Ö. 334 ) ve komutanları ( M.Ö. 312 - 208 ) Fatsa ve çevresine hakim olmuştur. Fatsa' da İlk Çağ dönemlerinden en dikkat çekeni ise PONTUS devridir. ( M.Ö. 280 - M.S. 263 ) Pont hakimiyeti dönemi <> olarak anılan yörenin daha da güçlenmesine neden olmuştur. Bu devirle ilgili rivayetler de kayda değerdir. Populer amaçlı eserlerde geçen bu bilgilerin hangi kaynağa dayalı olarak yazıldığı bilinmemektedir. PONT hakimiyeti ile ilgili genelde şu bilgiler aktarılmaktadır :

<> adı verilmiştir.

Sonraki yüzyıllarda FANİSE , PHADSANE , PYTANE , FAÇA adları ile anılan kasaba en son Fatsa adını almıştır. >>

PONT Devletinin sınırları dahilinde Fatsa bulunmakla beraber,bazı kaynaklarda geçen başkent olduğu iddiasının bir dayanağı yoktur. Kasaba ŞARL TEKSİYE ' de <> vilayet salnamelerinde <> olarak adlandırılmaktadır. Popüler kaynakların ifadelerine göre II. FARNAK tan sonra bölgeye ayrı bir sülaleden gelen POLEMEN hükümdarlık yapmıştır. M.S. 63 tarihinde Pont devri, Roma tarafından ortadan kaldırılmış, M.S. 395' te ise bu topraklar Roma'dan Bizans'a devir olmuştur. M.S. 391 den itibaren Anadolu'ya giren PEÇENEK ve KUMAN Türklerinin akınları ve yerleşmeleri görülmektedir.

Türklerin Fatsa yöresine kesin olarak yerleşmelerini Malazgirt ( 1071 ) sonrası Akınlar sağlamıştır. Danışmet Gazi' nin beylerinden SEVLİ Bey, Ladik taraflarından harekete geçerek az zamanda Samsun, Ünye, Fatsa ve Giresun taraflarını elde edip Trabzon' a kadar ilerlemeyi başarmıştır. Bu olaylardan sonra yerleşen Oymaklar sayesinde Türkleşme ve İslamlaşma süreci başlamıştır. Bu Oymaklardan en önemlisi ÇEPNİ' lerdir. Çepniler bu alt yapıyı sağladıktan sonra 1380 lerde Hacı Emir Oğulları adlı bir Türk Beyliğinin hakimiyet dönemi başlamıştır. 1427 / 28 de Yörgüç Paşa' nın Canik Seferi ile Fatsa Osmanlı topraklarına bağlanmıştır. Hacı Emir Oğulları dönemi Fatsa' da ki Türk nüfusunun temelini oluşturmuştur.


13 ve 14 yüzyıllarda kıyı kesiminde Ceneviz kolonilerinin etkileri görülmektedir. Sahildeki tabya Cenevizliler tarafından depo olarak kullanılmıştır.

Bu dönemde Fatsa Karadeniz'in önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Cenevizlilerin Karadeniz hakimiyetleri Fatih döneminde sona erdiği için Fatsa'dan da muhtemelen bu dönemlerde ayrılmışlardır. Fatsa'da Türk hakimiyeti dönemi 1380'lerde Hacı Emir Oğulları ile Osmanlı Dönemi ise 1427 / 28 ' de başlamıştır.
Osmanlı Dönemi (1427-1922)
1) Fatsa'da İdari Taksimatın Kuruluşu ve Gelişmesi :

Fatsa idari olarak Canik Sancağına bağlıdır. Osmanlı kayıtlarında Fatsa yöresinin adı "Satılmış - ı Mezid Bey" veya "Nahiye-i Satılmış-ı Ferid Bey" dir. 15 yy kayıtlarında Nahiye statüsündeki Satılmış, 16 . ve 17 . yy kayıtlarında kaza olarak geçmektedir. Yörede 15 yy da tek bir kaza varken 1642'de altı kaza ortaya çıkmıştır. Tapu defterine göre kazaların adları şunlardır : Satılmış, Cevizderesi, Çöreği, Meydan, Sergis ve Keşdere. Katip Çelebi bunlara Fatsa ve Vonayı' da eklemiştir.
Canik Sancağı, 15 ve 16 yy. ' da Eyaleti Rum'a ; 17 yy. ise Sivas Eyaletine bağlıydı. Bu durum 1847 ' ye kadar devam etmiştir. 18 yy. ' ın ikinci yarısından itibaren Canik ve Trabzon'a aslen Fatsalı olan Caniklizadeler hakim olmuştur. 1846 / 47 yönetsel bölümünde Trabzon Eyaletine bağlı bir sancak olan Canik , 1872 - 77 ' de bağımsız sancak olmuş,tekrar Trabzon ' a bağlandıktan sonra 1908 ' de yeniden bağımsız sancak olmuştur.1851 ' den 1856 ' ya kadar kaza statüsünde olan Fatsa Kasabası 1869 ' dan 1872 'ye kadar Ünye Kazasına bağlı bir nahiyedir. Kasaba 1878 ' de yeniden kaza yapılmıştır.
B.M.M. ' de 30 Kasım 1920 ' de başlayan Ordu ve Giresun sancaklarının oluşumu hakkındaki kanun ile ilgili yapılan görüşmeler sonunda 4 Aralık 1920 ' de Ordu ve Giresun Sancakları kurulmuştur. Merkezi Ordu olmak üzere Canik Sancağına bağlı Fatsa ve Ünye kazalarının bağlanması ile Ordu Sancağı kurulmuştur. Fatsa ve Ünye halkı bu karara karşı çıkmış ve Ünye Sancağı 'nın kurulması teklifinde bulunmuşlardır. Ancak bu teklif reddedilmiştir. Böylelikle Fatsa 4 Aralık 1920 ' de Ordu ' ya bağlı bir Kaza olmuştur.